Yaşlanma

Doğumdan sonraki her gün bir gün daha yaşlanmak. Yaşlanmanın en önemli nedeni endojen ya da ekzojen faktörler.
Endojen faktörler arasında en önemlisi, serbest radikaller; kısa ömürlü kimyasallar, ancak vurdukları yerde iz bırakıyorlar.
Ekzojen ya da endojen faktörler akut ve güçlü olduklarında ölümle, küçük miktarlarda ve kronik etkilerini birikerek gösterdiklerinde ise yaşlanmayla son bulurlar. İşte bu nedenle, insanlar yaşlandıkça çok sayıda dejeneratif hastalıklar karşılaşıyorlar.
n
Yaşlanma hızı bireysel farklılıklar gösterir:
Kalıtım (erken aklaşan saçlar, ateroskleroz, diabet),
Beslenme (aşırı kalori yüklenme),
Sosyal çevre (hareketsizlik, stres),
Toksik maddeler (alkol, sigara, narkotikler),
Meslek (yıpratıcı meslekler – madenciler, radyasyoncular).
n
Model sistemler üzerinde yalpan çalışmalar, yaşlanmanın bir gen grubu tarafından kontrol edildiğini göstermektedir. Bu kapsam içinde;
-
Hücre yaşlanması: insanlar yaşlandıkça hücrelerinin yenilenme hızı da düşmektedir. Çocuklardaki hücre yenilenmesi yaşlı bireylere oranla çok hızlı ve sağlıklıdır. Yaşlılardaki hücre yenilenmesi ise “yaşlanma olgusunun aşırı ivme kazandığı” hastalardan daha hızlıdır; örneğin, DNA mutasyonu sonucu ortaya çıkan Werner sendromunda yaşlanma belirtileri çok erken yıllarda ortaya çıkar.
-
Metabolik ve Genetik zararların birikmesi: organizma tarafından onarılamayan ve etkileri birikerek artan faktörlerden oluşan zararlardır. En iyi örnek “serbest oksijen radikalleri (ROS)”dir. Aşırı ROS oluşumu (radyasyon etkisi) ya da antioksidan (glutathione peroxidase, superoxide dismutase) yetersizliği yaşlanma sürecini aşırı biçimde hızlandırır.
-
DNA zararlarının algılanmasındaki ve onarılmasındaki aksamalar: hızlı bir yaşlanma sürecinin önemli nedenlerinden biridir (Werner sendromu, ataxia-telangiectasia hastalığı),
-
Organellerde (proteasome komponenti) aksamalar: hücre yaşlanmasını hızlandırmaktadır.
Yaşam süresinin uzatılabilmesindeki en somut öneri “Kalori alımının kısıtlanması”dır. Düşük kaloriyle beslenenlerde “sirtuin grubu” proteinlerin aktivitesi artmaktadır.
Sirtuinler protein sentezini arttırarak apoptozisi engellemekte, metabolizmayı hızlandırmakta, insülin duyarlılığını düzenlemekte ve ROS oluşumunu azaltmaktadır.
İnsülin ve insülin-benzeri büyüme faktörü (insulin-like growth factor-1; IGF-1) reseptörlerinin mutasyonlarının engellenmesi de yaşam süresini uzatan faktörlerden biri olarak görülmektedir.
Hücrelerin yaşlanma (yenilenme) süreleri:
Skuamöz epitel (deri): 10-30 gün
Skuamöz epitel (ağız; özofagus): 2-3 gün
Mide: 2-9 gün
İnce bağırsaklar: 1-4 gün
Kalın bağırsak: 6 gün
Eritrositler: 120 gün (maks)
Trombositler: 10 gün
Nötrofiller: 1-5 gün
Eozinofiller 2-5 gün
Kemik iliği kök hücreleri: 2 ay
Akciğer alveol hücreleri: 8 gün
Uterus serviksi: 6 gün
Sperm: 2 ay
Osteoklastlar: 15 gün
Hepatosit: 180-400 gün
Düz kas hücresi: yıllar
Çizgili kas hücresi: yenilenmez
Kalp kası hücresi: yenilenmez
Nöronlar: yenilenmez